2 Nisan 2008 Çarşamba

ZEYTİNYAĞLI YİYEMEM AMAAAN BASMA DA FİSTAN GİYEMEM AMAN!

Şimdi yeni bi ev için ne gerekli? valla bana sorulacak olursa annemin evini komple alıp salonun ta orta yerine yerleştirmekte hiçbir sakınca yok,sadece biraz sıkışık olur o kadar. Meğer ne meşakatli , ne nankör bir şeymiş ev döşemek. Ara tara heh koltuğu buldun ama ölçü almamışsın hadii koş koş ölçü al eve gel geri dön sipariş ver bekle ki gelsin. Hadi geldi judi: abi bu benim istediğim kumaş değil ki yaaa!!
bılabıla: Yani abla biz bu kumaşıda çok satıyoruz, bu da güzel bi kumaş neticede
judi: ayy inanmıyorum, kenarlarda lake olucaktı bu basbayaa siyah yahu!!
bılabıla: abla şimdi olmuyo ama lake dediğinde bin tane renk var töbee töbeee!

Evet neymiş bundan sonra eve koltuk neyim almadan önce mobilya iskeleti kurslarına gitmek ağaçları ve mobilyayı tanımak gerekiyomuş. Yahu ne bilirim ben lakenin kaç rengi var söylesene be adam. Asıl dananın koptuğu yer ki ev döşeme zamanında o kuyruk sürekli ayak altında neyse ölçüsünü aldığınız mobilyalardan hiçbiri evin içine sizin ölçüsünü verdiğiniz ve cuk diye oturacak zannetiğiniz şekilde yerleşmez. Evinizde, ne zaman alındığını bilmediğiniz abuk subuk birbirleriyle alakası olmayan aksesuarlardan kurtulamayıp anca karşılarına geçip ağlarsınız. Tabi bu sırada zaman geçmiştir ve evin hala bi düzeni olmayıp olan eşyalarında oralarında buralarında yeni farkettiğiniz vuruklar oluşmuştur ya da zaten vardır siz uyuyosunuzdur. Çağırıpta muhattap bulamadığınız hatta bi iki arama sonrasında havluyu ıslatıp ıslatıp ense köküne vurmak istediğiniz ve genelde ne söylediğini anlamadığınız insanlar bulursunuz karşınızda.
Bay x ve ben yıllarca düşlediğimiz ev hayaline, bir sürü yayılarak izlenecek filme ve cipse sahibiz. İşten eve geldiğimde bay x’si, hatta evi zapt eden kablolarını, kumaşı bozuk koltuğu ne kadar çok sevdiğimi düşünüyorum. Ama yine de ev dekorasyonu mu? aman aman istemez kardeşim kalsııın...! Tabii birde bu konuda çok marifetli olanlar vardır efendim. Siz daha gelen çiçeği vazoya koymayı beceremezken, “ İşte şekerim şununla şunu birleştirdim bi de ucuna eskiciden aldığım zımbırtıyı taktım astım. Ayy valla gören bayılıyoo”. İştre o anda aklınıza gelen ilk şey kafasına bi odunla vurduğunuz zat-ı muhteremi güzelce bayıltıp etlerini çimdirmek ve tabii bu güzel şeyi kucaklayıp götürmek olur. Kendinize geldiğinizde yüzünüzde ki allah seni nasıl biliyosa öyle yapsın gülümseyişi kişiyi göklere çıkarırken sizde bi koşu eve gidip bulduğunuz abuk subuk eski şeyleri birleştirmeye çalışır olmayınca da...

Yok yahu o kadar da piskopat değilim, olmadı isteriz bize de yapsın. Yok yapmam derse işte o zaman bi daha düşünürüz.

1 yorum:

  1. vallahi haklısın hele ki şu şehr-i istanbul'da 2 kere sıfırdan ev kurup 9 kere taşınmış bir insan olarak hak vermemek elde değil. =) ama en azından en sonunda anladım ki evin huzuru eskicide satılmıyor, ucuna püskül takılınca gelmiyor =)

    YanıtlaSil