13 Mart 2008 Perşembe

YERLİ MALI YURDUN MALI

Yerli malı haftasının okullara gelmesiyle beraber hünerli anneler çocuklarının gururunu okşamak istercesine, yiyecekleri itişe kakışa masalara self servis ayarında dizerken, biz kafamızda, önümüzü görmeye engel, büyük, beyaz kurdelelerimiz ve evimizde hiç yapılmamışçasına kedi-ciğer ilişkisi içerisinde olduğumuz masalara bakıp iç geçirirdik. Minik göbeğimin beni ızdrap içinde inletmesini bekleyene kadar bütün yapılan maydanoz eklenenler harici yiyeceklerin tadına bakarken, bir taraftan da geç kalan annemin ne getireceği ve nezaman getireceği merakını da aklımdan çıkaramıyordum. Annemin yiyeceği geç getirmesinden kaynaklı, nispeten çekimser yanım elinde, sevilesi ve de yenilesi güzel böreğiyle çoşkuya ve gurura dönüşüyor ve yemeklere bir adım daha yaklaştırıyordu beni.

“Biz küçükken” diye başlayan ve şu blogger alemini kasıp kavuran öykülerle başlamak ve tabii gerisini de getirmek boynumuzun borcudur efenim. İnsan hangi yaşa gelirse gelsin en güzel anılarını geçirdiği zamanların hep geride kaldığını düşünür ve nedense hiçbir saftirik halini anımsamaz. Şahsen bir harry potter efendime söyliyeyim bir  richi rich olamadım tabi ama en az onların ki kadar zengin ve yaratıcı düşlere sahip oldum. Şimdi bu anıları paylaşarak, dört köşenin tadına varmak niyetindetim.
 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder